ÇOCUK İSTİSMARINDA ETKİN YARGILAMA İSTİYORUZ, TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

psikiyatri.org.tr /

Son günlerde çocuk yaşta evlilik adı altında basına yansıyan çocuk istismarı haberlerini büyük bir üzüntü ve kaygı ile izliyoruz. Ruh sağlığı çalışanları olarak mesleğimiz nedeniyle çocuğun cinsel istismarı, çocuk evlilikleri ve çocuk anneler gerçeği ve bu yaşantıların bireyin ve toplumun ruh sağlığına getirdiği yükler ile sürekli karşılaşan bir meslek grubuyuz. Sadece yaşanan zorluğun ve yaşatılan kötülüğün değil aynı zamanda bu kabul edilemez suçun nasıl görmezden gelinmeye ve gizlenmeye çalışıldığının, suça maruz kalanın ise yalnızlaştırılarak suç işleyenlerin ödüllendirildiğinin de tanığıyız.

Kamuoyuna yansıyan olayda da açık veri ve bilgiler olmasına rağmen faillerin korunduğu, uzun yargılama tarihi ile neredeyse ödüllendirildiğini görmek bizleri üzmüştür. Yargılama tarihinin öne alınması ve tutuklama talebinin yinelenmesi sevindirici olsa da bunun ancak yoğun kamuoyu baskısı ile gerçekleşmesi, böylesi kötülüğe maruz kalanların yaşadıklarının hesabını sorabilme cesaretini kıracağı ve bu suçu işlemeye yelteneceklerin caydırılmasına hizmet etmeyeceği açıktır. Basit yargılama gerektiren durumlarda tutuklama kararı verilirken çocuğa, kadına ve sağlık çalışanına ağır şiddet uygulandığında bile tutuklama kararından uzak durulmasını anlamak mümkün değildir.

Çocukların cinsel istismarı çeşitli nedenlerle gizli kalabilen, siyasal, toplumsal ve hukuksal tarafları olan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Türkiye İstatistik Kurumu’nun resmi verilerine göre Türkiye’de her yıl binlerce çocuk anne olmaktadır ve biliyoruz ki Türkiye’de yaşanan çocuk istismarları resmi verilerden çok daha fazlasıdır. Ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliğini hiçe sayan, özellikle kız çocuklarını anne ve babanın istedikleri gibi yönetebilecekleri, kendi istenci, duygusu ve düşüncesi olmayan bir “nesne” gibi gören çağdışı yaklaşımlar güçlü bir şekilde hala etkinliğini sürdürmektedir. 

Anayasada devletin, çocukları her türlü istismara ve şiddete karşı korumakla yükümlü olduğu açık hükmüne rağmen, denetimden uzak yapılanmalar ve zihinlerce çocuk evliliği adı altında çocuğa yönelik cinsel istismar eylemi meşrulaştırılmak istenmektedir. İster eğitim ister başka gelişimsel faaliyet adı altında olsun çocuklarla ilgili olan tüm kurumlar devlet kontrolünde olmalı, burada görevli tüm eğiticiler öğretmen mesleğinden seçilmeli, çocuk ruh sağlığı ile ilgili meslek grupları gözetiminde bulunmalıdır. Denetimsiz ve vasıfsız kurumlar derhal kapatılmalı, başta milli eğitim okullarında olmak üzere çocukların eğitimlerinde öğretmenlik lisansiyeri dışı kimse olmamalıdır. Binlerce kadro bekleyen öğretmen adayı varken vakıf ya da dernek adı altında öğretmen olmayan kimseler çocuklarla temas etmemelidir.

Yasalarda da açık ve net bir şekilde belirtildiği gibi çocuk istismarına neden olmak, istismardan çocuğu korumamak suçtur. Bu suça ortak olan tüm yetişkinler yasaların uygulanması ile ceza almalıdır. Cinsel istismar suçunun hiçbir koşulda gerekçesinin olamayacağı, çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarında etkili soruşturma ve yargılamanın istismara maruz kalan birçok kişinin hakkını savunabilmesi konusunda güçlendireceği akıldan çıkarılmamalıdır. 18 yaşın üzerinde bile olsa evlilik ve cinsellik ruhsal olarak olgun ve kişinin rızası dahilinde olması gerekliliği ise tartışmasız bir gerçek iken 17 yaş evliliklerinin şartlı izin ile yasal olarak resmiyete kavuşturuluyor olması, çocuk evliliği suçlarına af kapsamına sokulmaya çalışılması asla kabul edilemez.

Unutulmamalıdır ki; devletin ve siyasetçilerin temel görevleri çocuk haklarını korumak ve onlara güvenli bir gelecek sağlamaktır. Biz psikiyatristler olarak 18 yaş altı evliliklerin tamamen yasaklanmasından başlanmak üzere kültür ile meşrulaştırılmaya çalışılan çocuğa yönelik bu tür aile eli ile cinsel saldırılara karşı aktif tedbirleri almak, cinsel suç ihbarlarında hızlı ve etkili yargılamayı sağlamak, istismarı önlemeye yönelik yaptırımları ve imzalanmış olan uluslararası sözleşmeleri uygulamak için tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz.

Türkiye Psikiyatri Derneği olarak 6 yaşındaki bir çocuğu evlendirmeyi meşru gören, istismarın üzerini kapatmaya çalışan zihniyeti kınıyor, suçluların hak ettikleri cezayı almalarının sağlanmasını acilen talep ediyoruz.

Sorumlular yargılanana ve ceza alana, her çocuk güvende olana kadar mücadelemize ve söz söylemeye devam edeceğiz.

Saygılarımızla,

Türkiye Psikiyatri Derneği Merkez Yönetim Kurulu