Çeşitli haber sitelerinde hekimlerin kamu hastanelerinden istifa ederek özel sağlık kuruluşlarına geçişinin mümkün olamayacağı şeklinde haberler yayımlanmıştır. Mevcut düzenlemeler içerisinde kamudan istifa eden hekimin özel sağlık kuruluşunda istihdamını yasaklayan bir kural bulunmamaktadır.
Bilindiği üzere 15 Şubat 2008 günlü düzenleme ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik (ATT) yeni baştan düzenlenmiş, aynı tarihte Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde (ÖHY) de değişikliğe gidilmiştir.
Her iki Yönetmelikte;
Bu nedenle kamuda çalışan hekimlerin istifa ettikten sonra özel bir sağlık kuruluşunda çalışabilmesi için kuruluşun faaliyet izin belgesinde bu dalın yer alması ve bu dalda izin verilen hekim sayısında eksilme olması, bir diğer deyimle boş kadronun bulunması gerekmektedir. Bu koşul yalnızca kamuda çalışan hekimler açısından değil, serbest veya bir başka özel sağlık kuruluşunda çalışan hekimin istifa ederek yeni bir özel sağlık kuruluşunda çalışabilmesi açısından da geçerlidir.
11 Mart 2009 günü yürürlüğe konulan düzenlemeler ile her iki Yönetmelikte de yeniden çok sayıda değişiklik yapılmıştır. Değişikliklerde planlamaya ilişkin pek çok maddede istisnalar öngörülmüştür.
Bu değişikliklerle ruhsatlı sağlık kuruluşlarında boş kadro olup olmamasına bakılmaksızın hekim çalıştırılmasına izin verilen haller özetle şunlardır;
Ancak 11 Mart 2009 tarihinde yapılan değişiklikler ile kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hekimlerin özel hastanelerde kısmi zamanlı olarak çalışmasının önüne geçilmiş, kamu sağlık kurumunda yarı zamanlı çalışan bir hekimin aynı zamanda bir özel hastanede veya tıp/dal merkezlerinde istihdamına izin verilmemiştir. Fakat bu düzenlemelerin kamudan istifa eden hekimin özel sağlık kuruluşlarında çalışmasını engellemek için uygulanması ya da bu yönde yorumlanması hukuka aykırıdır. Yasakların yorum yolu ile genişletilmesi mümkün değildir.
Yönetmeliklerin uygulanmasını göstermek için yayımlanan 06.05.2009 günlü Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne ait Genelge’de de “11/03/2009 tarihinden önce kamu kurum/kuruluşu personeli olarak özel hastane/tıp merkezinde kısmi zamanlı çalışan tabip/uzman tabibin özel hastane/tıp merkezinden ayrılması halinde yerine, özel hastane veya tıp merkezinde kadrolu olan veyahut kamu sağlık kurum/kuruluşunda mesleğini ilgili mevzuata göre serbest icra etmek hakkı bulunan tabip/uzman tabip çalıştırılabilir.” denilmiştir. Özetle kamuda çalışan hekimlerin belirli şartlarla özel sağlık kuruluşlarında da istihdam edilebileceği düzenlenmiştir.
Diğer yandan 657 Sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nda devlet memurunun bağlı olduğu kuruma yazılı olarak başvurmak koşulu ile memurluktan çekilebileceği, bu irade bildiriminin ardından atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar kişinin görevine devam edeceği düzenlenmiş, bu süre ise 1 ay ile sınırlandırılmıştır. Görüldüğü üzere istifa edenin başvurusunu kabul etmeme konusunda idareye tanınmış bir yetki bulunmamaktadır. Yasa normunun çizdiği çerçeve göz önünde bulundurulduğunda hekimlerin kamudan istifa etmesine izin verilmemesi bu kuralın ihlali anlamına gelecektir.
Sonuç olarak hekimlerin kamudan istifa ederek boş kadrosu olan, izin verilen kadro sayısının altında hekim istihdam eden özel sağlık kuruluşlarına başvurma ve anlaştığı takdirde çalışma hakkını ortadan kaldıran bir yasal düzenleme mevcut değildir. Üst hukuk kurallarında yer alan çalışma hakkı ve özgürlüğüne ilişkin normlara rağmen kamu hastanelerinden ayrılan hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında çalışmasını yasaklayan işlemler yetkisiz ve keyfi olacaktır.
Birliğimiz Yönetmelik değişikliklerinde yer alan ve çalışma hakkını hukuka aykırı olarak sınırlayan, uygulamada tereddüt yaratan hükümlerin iptali için yargı yoluna başvurmuştur. Yürütmeyi durdurma isteği henüz görüşülmemiştir. Hukukun genel ilkelerine aykırı kanunda yer almayan, çalışma özgürlüğünü ortadan kaldıran ve hak kaybına neden olan uygulamaların ortadan kaldırılması için gereken her türlü girişim yapılacaktır.