BASIN BİLDİRİSİ
Kısa süre önce yitirdiğimiz gazeteci Hrant Dink’in ölümü sonrasında toplumu derinden sarsan bu cinayetin en çok üstünde durulan yanlarından biri de cinayetin henüz reşit olmayan bir genç tarafından işlenmiş olmasıydı. Bir çocuğun, nasıl soğukkanlı bir katil haline geldiğini açıklayan teoriler arasında yetiştiği ortam, yoksulluk, “asabi mizaç” gibi etmenlere ek olarak ırkçı fikirleriyle bilinen bir arkadaş grubundan etkilendiği, onları model aldığı da öne sürüldü. Şiddete yönelmenin, yokedici saldırganlığın henüz açıklayamadığımız biyolojik ve genetik birçok nedeni olmakla birlikte şiddeti özendiren, yücelten bir ortamda yetişen çocukların şiddete yönelme olasılığının arttığı bilinmektedir. Gençlik toplumun laboratuarıdır, bir dalga toplumu etki altına almaya başlamışsa genelde ilk tepki gençlerde ortaya çıkar. Son dönemde giderek düşen şiddet kullanma yaşı, okullarda yaşanan sorunlar ve bu cinayet bizi toplumumuzu saran bu dalga üzerine düşünmeye itmelidir. Şu anda sadece çocuk ve gençlerle ilgili olarak konuştuğumuz şiddet tüm toplumumuzu etkisi altına almak üzere olan daha geniş bir salgının ilk belirtisi kabul edilmelidir. Belki bu ilk belirtiler daha fazla risk altında bulunan bir grupta ortaya çıkmıştır ama önlem alınmazsa bu grupla kısıtlı kalmayacaktır. Nitekim daha şimdiden toplumun çok farklı katmanlarında, şiddeti büsbütün besleyen bir korku ve tedirginlik hali yaygınlaşmaktadır. Eğer bu belirtiler doğru tanınıp salgını önleyici tedbirler bir an önce alınmazsa şiddet giderek artacak ve tüm toplumun sorun çözmek için ilk başvurduğu yöntem haline gelecektir.
Ülkemizde, şiddeti özendirici tutumların yöneticilerden televizyon kahramanlarına kadar uzanan bir kesimde görülmesi, şu anda en çok onları rol modeli olarak gören çocukları ve gençleri etkilemektedir. TV ve sinemalarda gösterilen, şiddet dozu yüksek film ve dizilerin en sadık izleyicileri arasında çocuk ve gençler gelmektedir. Şiddet toplumun her katmanında kendini gösterse de, toplumun en kırılgan, en kolay etkilenebilir kesimlerini oluşturan çocuk ve gençler üzerinde düzeltilemez etkiler yaratmaktadır. Şiddetin salgın hale gelmesini önlemenin yolu, mahalle, takım, hemşehrilik, ırk, din vb. toplumsal durum ya da kurumları kullanarak, bireylerin aidiyet duygusunu dar grupçu ve farklı olanı dışlayıcı modellerde biçimlendirmek yerine, toplumda bireylerin karşılıklı güven ve duyarlılığını destekleyici yaklaşımlar ile ortak insanlık değerleri ve gezegenimiz üzerindeki yaşamın sürdürülebilirliği gibi çok daha evrensel bir düzeye taşımak, olumsuz duygular yerine olumlu duygulara vurgu yapmak, problemleri çözmede şiddet kullanma dışında daha etkin beceriler kullanan bireyleri rol modeli olarak ön plana çıkarmaktır. İnsana, doğaya ve tarihe karşı saygı, hoşgörü, dayanışma, paylaşma gibi değerlerin güvenli bir yaşamın temel taşları olduğunu unutmamak ve yaşamın temelini korumak gerekmektedir.
Gençler ve çocuklar arasında çok popüler olan, daha sonra sinema filmi olarak da çekilen Kurtlar Vadisi dizisinin tekrar yayına başlayacağı duyuruldu. Bu tür dizilerin iletişim ve sorun çözme aracı olarak şiddeti yücelttiği görülmektedir. Yukarda belirtilen nedenlerle bu yaklaşım toplumdaki şiddet dalgasını körükleyici olacaktır. Aşağıda imzası olan kuruluşlar olarak toplumun ruh sağlığını korumak ve şiddetin yaygınlaşmasını önlemek adına bu tür yaklaşımlarla mücadelenin ve ilgili yasal düzenlemelerin ivedilikle ele alınması gerektiğini, düşünüyor ve bunun için her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu ilgili kurumlara ve kamuoyuna bildiriyoruz.