RUH SAĞLIĞI'NIN GENEL SAĞLIK İÇİNDEKİ ÖNEMİ TIP EĞİTİMİNDE BİLE GÖZARDI EDİLİYOR

psikiyatri.org.tr /

Sayın Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu

İnönü Üniversitesi Rektörü 

Tıp Fakültenizde intörnlük eğitimi programından psikiyatri intörnlüğünün kaldırılmış olduğunu öğrendik. Çağımızda, dünya tıp fakültelerinde uygulamalı psikiyatri eğitimine giderek artan oranda yer verilirken, Üniversiteniz Tıp Fakültesinde psikiyatrinin intörnlük eğitim programından çıkarılması çok üzücüdür.

Ruh sağlığı sorunları, çağımızda bütün gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerin en başta gelen sağlık konularındandır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada hastalıklara bağlı toplam yetiyitiminin %12'si ruhsal bozukluklar yüzündendir. Bütün dünyada küresel hastalık yükünün ilk on nedeni arasında majör depresyon beşinci sırada yer almaktadır. Bütün dünyada yetiyitimine en çok neden olan on hastalıktan beşi ruhsal hastalıklardır (majör depresyon, şizofreni, bipolar bozukluk, alkole bağlı sorunlar, anksiyete bozuklukları). Bu oranlar yüksek gelirli ülkeler kadar, gelişmekte olan ülkeler için de geçerlidir ve çalışmalar göstermektedir ki gelecekte ruhsal sorunlar katlanarak artacaktır. 

Öte yandan, psikiyatrik hastalıkların nedenlerine ilişkin bilgide ve tedavi yöntemlerinde son yıllarda önemli gelişmeler olmuş, bu da psikiyatrik tedavileri psikoterapinin ötesine taşımıştır. Bundan ötürü, depresyon, anksiyete bozuklukları, şizofreni, bipolar bozukluk gibi hastalıklar başta olmak üzere, birçok psikiyatrik hastalığın elealımında artık tıbbi model geçerli ve yeterlidir. Başka bir deyişle, psikiyatri artık uzun bir eğitim gerektiren psikoterapiden ibaret değildir ve birçok psikiyatrik hastalık tıbbi model içinde (iyi bir doktor hasta ilişkisi, bilgilendirme ve psikotrop ilaçlarla tedavi) ele alınabilmektedir. Ayrıca, başta depresyon ve anksiyete bozuklukları olmak üzere birçok psikiyatrik hastalık bedensel belirtilerle seyredebildiğinden ve psikiyatriye başvurmaktan kaçınma  eğilimi yaygın olduğundan, psikiyatrik hastalığı olan birçok kişinin pratisyen hekimlere ya da başka uzmanlara başvurma ihtimali hala yüksektir.  

Bütün bunlar, hekimlerin psikiyatri bilgisinin ve deneyiminin yeterli olmasını zornlu kılmaktadır ve tıp eğitiminde psikiyatri intörnlüğünün bulunmaması büyük bir eksikliktir.  

Tıp Fakültenizce alınmış olan bu kararınızın yeniden gözden geçirileceğini ve değiştirileceğini umuyoruz. 
 
Saygılarımızla 

Prof. Dr. E. Cem Atbaşoğlu
Türkiye Psikiyatri Derneği
Merkez Yönetim Kurulu adına


Sayın Prof. Dr. Sezai Yilmaz

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı 

Fakültenizde intörnlük eğitimi programından psikiyatri intörnlüğünün kaldırılmış olduğunu öğrendik. Çağımızda, dünya tıp fakültelerinde uygulamalı psikiyatri eğitimine giderek artan oranda yer verilirken, Fakültenizde psikiyatrinin intörnlük eğitim programından çıkarılması çok üzücüdür.

Ruh sağlığı sorunları, çağımızda bütün gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerin en başta gelen sağlık konularındandır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada hastalıklara bağlı toplam yetiyitiminin %12'si ruhsal bozukluklar yüzündendir. Bütün dünyada küresel hastalık yükünün ilk on nedeni arasında majör depresyon beşinci sırada yer almaktadır. Bütün dünyada yetiyitimine en çok neden olan on hastalıktan beşi ruhsal hastalıklardır (majör depresyon, şizofreni, bipolar bozukluk, alkole bağlı sorunlar, anksiyete bozuklukları). Bu oranlar yüksek gelirli ülkeler kadar, gelişmekte olan ülkeler için de geçerlidir ve çalışmalar göstermektedir ki gelecekte ruhsal sorunlar katlanarak artacaktır. 

Öte yandan, psikiyatrik hastalıkların nedenlerine ilişkin bilgide ve tedavi yöntemlerinde son yıllarda önemli gelişmeler olmuş, bu da psikiyatrik tedavileri psikoterapinin ötesine taşımıştır. Bundan ötürü, depresyon, anksiyete bozuklukları, şizofreni, bipolar bozukluk gibi hastalıklar başta olmak üzere, birçok psikiyatrik hastalığın elealımında artık tıbbi model geçerli ve yeterlidir. Başka bir deyişle, psikiyatri artık uzun bir eğitim gerektiren psikoterapiden ibaret değildir ve birçok psikiyatrik hastalık tıbbi model içinde (iyi bir doktor hasta ilişkisi, bilgilendirme ve psikotrop ilaçlarla tedavi) ele alınabilmektedir. Ayrıca, başta depresyon ve anksiyete bozuklukları olmak üzere birçok psikiyatrik hastalık bedensel belirtilerle seyredebildiğinden ve psikiyatriye başvurmaktan kaçınma  eğilimi yaygın olduğundan, psikiyatrik hastalığı olan birçok kişinin pratisyen hekimlere ya da başka uzmanlara başvurma ihtimali hala yüksektir.  

Bütün bunlar, hekimlerin psikiyatri bilgisinin ve deneyiminin yeterli olmasını zornlu kılmaktadır ve tıp eğitiminde psikiyatri intörnlüğünün bulunmaması büyük bir eksikliktir.  

Fakültenizce alınmış olan bu kararınızın yeniden gözden geçirileceğini ve değiştirileceğini umuyoruz. 

Saygılarımızla 

Prof. Dr. E. Cem Atbaşoğlu
Türkiye Psikiyatri Derneği
Merkez Yönetim Kurulu adına