TPD Basın Açıklaması: Kadınları güçlendirmek, insanlığı güçlendirmektir!

psikiyatri.org.tr /

 TÜRKİYE PSİKİYATRİ DERNEĞİ

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ

BASIN AÇIKLAMASI 

8 Mart 2015

“KADINLARI GÜÇLENDİRMEK, İNSANLIĞI GÜÇLENDİRMEKTİR!”

Kadına yönelik şiddet ancak kadınlarla erkeklerin fıtratları gereği eşit olduğunu kabul ederek ve kadınları yaşamın her alanında güçlendirerek yok edilebilir!    

Birleşmiş Milletler bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün temasını ‘Kadınları güçlendirmek, insanlığı güçlendirmek’ olarak belirledi. ‘Her kadının ve her kız çocuğunun ayrımcılık ve şiddete maruz kalmadan yaşama, eğitim alma, çalışma ve hayatını kazanma,  politikaya katılma hakkı vardır. Her kadın yaşamı ile ilgili kararları kendisi vermeli, yaşamını nasıl sürdüreceği ile ilgili seçimleri kendisi yapmalıdır’ demektedir Birleşmiş Milletler.

Oysa  2014 yılı verilerine göre ülkemiz dünyadaki 142 ülke içinde cinsiyet eşitliği sıralamasında 125., ekonomik haklar ve fırsatlar konusunda 132. , kadınların yönetime katılması konusunda 133. sıradadır. Kendi gelir grubundaki ülkeler arasında ekonomik haklar, eğitime erişim ve politik güçlenme konusunda en geridekilerden birisidir.

Biz ruh sağlığı uzmanları olarak biliyoruz ki; kadınlarda birçok ruhsal hastalık erkeklerden çok daha sık görülmektedir ve bunun en temel  nedenleri kadına yönelik şiddet ve yoksulluktur.

Bağımsız verilere göre ülkemizde 2014 yılı içinde 281 kadın öldürülmüştür. Bu kadınları öldürenler ruhsal hastalığı olanlar, sapıklar, yabancılar değildir. Kadınların hemen hemen tamamı kocaları ve eski kocaları, sevgilileri ve eski sevgilileri, erkek akrabaları, reddettikleri erkekler tarafından öldürülmektedir.

Yıllardır ülkemizde hakim olan kutuplaştırıcı söylem 2014 yılı boyunca çeşitli şekillerde kendini göstermiştir. Muhafazakar politikalarla kadının ‘fıtrat’ı gereği düşük statüde olduğu ve bunun doğal olduğu kamuoyu önünde çekincesizce defalarca dile getirilmiştir. Kadınlarla erkekler sanki ayrı vatandaşlık hakları olan türler gibi hitap edilmektedir. Kadınları erkeklerden daha aşağıda gören zihniyet, kadınların yaşamlarını erkeklere bağımlı olarak sürdürmesini, onların istediği gibi davranmalarını, giyinmelerini, kocalarının ve babalarının uygun gördüğü saatte evden çıkıp eve girmelerini, kendilerinin kazandığı para olsa bile nasıl nereye harcayacaklarına, eğitim alıp almayacaklarına, kaç yıl okuyacaklarına, çalışıp çalışmayacaklarına, kaç çocuk doğuracaklarına, kimle, ne zaman evleneceklerine, istenmeyen gebeliklerin sonlandırılıp sonlandırılmayacağına müdahale etmektedir. Sözde olan eğitim seviyesinde artış, ekonomik açıdan güçlenme gibi parametreler kadınların yaşamlarını nasıl bir tahakküm altında sürdürdüklerini görünmez yapmamaktadır. Mesleğimizi icra ederken cinsiyetciliğin körüklenmesiyle ilişkili  olarak; kadına yönelik her tür şiddetin artarak varlığını sürdürdüğüne, erkeklerin kadınları giderek daha fazla ‘kontrol’ altında tutmaya çalıştıklarına tanık oluyoruz. 

Kadın ruh sağlığının iyileşmesi için  kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyor, bunun  ancak cinsiyetçi zihniyetin değişmesi ve kadınların her alanda güçlendirilmesiyle gerçekleşebileceğine inanıyoruz .  

Biz ruh sağlığı uzmanları olarak;

-   Kız çocuklarının ve erkek çocuklarının eşit şekilde ve beraber eğitim gördüğü,

-   Kız çocuklarının ve erkek çocuklarının 18 yaşından önce, ailelerinin belirlediği kişilerce evlendirilmediği,

-  Kadınların ücretli olarak çalıştığı ve emeklerinin karşısında erkekler kadar para kazandığı,     

-  Kadınların erkeklerle benzer oranda yönetici, belediye başkanı, muhtar ve milletvekili oldukları,bir ülkede yaşamak istiyoruz.  

-  Cinsiyetçi ayrımcı ve cinsel saldırıları körükleyen zihniyetin bizzat ürettiği kadına yönelik her tür şiddetin önlenmesini; kadınların, sokaklarda rahatça dolaşabilmelerini, kendi yaşamlarıyla ilgili kararları özgürce verebilmelerini, gelecek kaygısı duymadan, erkeklerle eşit koşullarda, “insanca” yaşayabilmelerini talep ediyoruz! Bunun için, TBMM, hükümet, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve ülkemizde yaşayan tüm insanları eyleme geçmeye davet ediyoruz.

TPD Kadın Ruh Sağlığı Çalışma Birimi

TPD Merkez Yönetim Kurulu